Soframızdaki Tehlike: Pestisit
90 adet domates, salatalık ve biber örneğini inceleyerek hazırladığımız “Soframızdaki Tehlike: Pestisit” raporunda son derece çarpıcı veriler elde edildi.
Gıda bizi birbirimize bağlıyor ve hayatımızın devamını sağlıyor. Çiftçilerin, tüketicilerin, girişimcilerin oluşturduğu ekolojik gıda hareketi, daha iyi bir geleceğin mümkün olduğunu gösteriyor.
Yediğimiz gıdayla, toprakla, üretimle kopmuş ilişkimizi düzeltmemiz gerekiyor. Yerel ve mevsiminde tüketerek, israfı ortadan kaldırarak ve tedarik zincirini kısaltıp çiftçileri güçlendirerek, karlarını insan ve gezegen sağlığının önüne koyan şirketleri durdurabiliriz. Bunun için ekolojik tarım ve gıda modeline yönelik adil bir geçiş öneriyoruz.
Mevcut endüstriyel tarım modeli zehirli kimyasallarıyla her türlü canlı hayatını riske sokuyor, iklim krizine daha da korkutucu bir boyuta taşıyor. Üretim yöntemlerimiz, tüketim tercihlerimizle bu durumu engelleyebiliriz. Yapmamız gereken sesimizi hem yerel hem ulusal hem de dünya çapında duyurmak, karar alıcıların taleplerimizi uygulamasını sağlamak.
Hep birlikte gıdanın yarınını bugünden değiştireceğiz.
Türkiye’de çiftçiler her geçen gün güç kaybediyor. Belediyelerin denetimi altında açılacak üretici pazarlarıyla hem çiftçi kazanacak, hem de tüketici daha…
Arı nüfusunun sağlığını korumak için ilk yapılması gereken arılara zarar veren kimyasalların tarımda kullanımını ortadan kaldırmak.
90 adet domates, salatalık ve biber örneğini inceleyerek hazırladığımız “Soframızdaki Tehlike: Pestisit” raporunda son derece çarpıcı veriler elde edildi.
Greenpeace Akdeniz, incelediği 90 adet sebzenin 14’ünde kullanılması yasak pestisit, 46’sında ise hormonal sistem üzerinde etkili pestisit/pestisitler tespit etti.
Ekolojik tarımı yaygınlaştırmak, üretici refahını artırmak ve sağlıklı gıdaya erişim sağlamak için harekete geçiyoruz!