Başarılar

Sayfa - 28 Aralık, 2005
1971 yılında mücadeleye başladığımızdan beri Greenpeace’in gerçekleşmesinde doğrudan rol oynadığı olumlu çevresel değişikliklerden bazılarını aşağıda bulabilirsiniz.

Greenpeace Akdeniz'in Elde Ettiği Bazı Başarılar

2015: Ülke çapında yapılan çağrılar karşısında Zeytin Yasa Tasarısı’nın gündemden düşmesiyle, “Zeytini Seviyorum” kampanyası başarıya ulaştı. 

2014: Soma’nın Yırca köyünde kurulması planlanan Kolin Termik Santrali’nin acele kamulaştırmasından sonra, Çevresel Etki Değerlendirmesi’ne de yürütmeyi durdurma geldi.

2014: Greenpeace’nin yaptigi arastirmalarla Turkiye’de yasakli GDO’lu urunlerin %100 tespit edilemediği ortaya çıkarıldı. Araştırma sonuçlarıyla hazırlanan rapora göre, Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı’na bağlı, Türkiye Akreditasyon Kurumu, TÜRKAK’tan akredite laboratuvarların hiçbiri, Türkiye’de izinli olmayan GDOların tespitini yapamıyor.

2014: Zonguldak’ta gerçekleşen kömür eyleminin ardından, santralin çalışması durduruldu.

2014: Greenpeace Akdeniz’in yayımladığı ‘Sessiz Katil’ adlı yeni rapor, Türkiye’de kömürlü termik santrallere bağlı hava kirliliğinin, trafik kazalarından daha fazla ölüme neden olduğunu ortaya koydu.

2014: Greenpeace’in, CENAL Elektrik Üretim A.Ş’nin Çanakkale Karabiga’da kurmak istediği kömürlü termik santralin 'Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Raporu olumlu' kararına karşı açtığı davada, yürütmeyi durdurma kararı verildi. 

2013: Küresel Isınma ve Enerji kampanyası altında kömürlu termik santrallere karşı verdiğimiz mücadelede Efes Pilsen’in de dahil oldugu Anadolu Grubu’nun Sinop Gerze’de yapmak istediği termik santral projesi Gerze halkının desteği ve kimkorkar.org uzerinden toplanan 150 bin imza ile iptal edildi.

2012 Greenpeace'in, Avrupa'da ortalığı karıştıran "Zehirli Giysiler: Modada Büyük Hile" başlıklı raporu, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de fırtına kopardı. Dünyanın en ünlü markalarının ürünlerinde rastlanan ve içeriğinde zehir bulunan NFE maddesine Türkiye'de üretilen ürünlerde de %47 oranında rastlandı.

Türkiye'de bu markalara üretim yapan hazır giyimciler, Greenpeace'e destek vererek zehirli üretime karşı harekete geçme kararı aldı. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) ve İstanbul Hazır giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği gerçek durumu ortaya çıkarmak için bu markaların Türkiye'de ürettikleri ürünlerini teste tabi tutacağını açıkladı.

2012: Yemezler kampanyası, 326.591 kişinin katılımıyla başarıya ulaştı! 15 Ağustos 2012 tarihinde, Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF), sivil toplum ve kamuoyunun görüşlerini dikkate alarak 29 adet gıda amaçlı GDO için ithalat başvurusunu geri çektiğini duyurdu. Bu konuda en büyük başarı, GDO konusunda hassasiyetini aktif olarak dile getiren halkın. Bu başarı, vatandaşın karar mekanizmalarını nasıl etkileyebileceğinin en güzel örneği.

2011: Greenpeace’in yürüttüğü ve yaklaşık 750 bin kişinin imzalarıyla destek verdiği "Seninki Kaç Santim?" kampanyası sonucunda Kalkan, Levrek, Lüfer, Orfoz, Lagos ve Sinagrit türlerinin yasal avlanma boyları değiştirildi. Kalkan için avlanma boyu 40 cm'den 45 cm'ye, levrek için 18 cm'den 25 cm'ye, sinagrit için ise 20'den 35 cm'ye çıkarıldı. Orfoz ve lagosun avlanma boyu, 30 cm yerine 45 cm’ye, lüferin avlanma boyu ise 14 cm'den 20 cm'ye çıkarıldı.

2005: Yıllar boyu süren çalışmalar sonunda, Uluslararası Denizcilik Örgütü'nün gemi sökümünün daha temiz ve güvenli bir şekilde yapılmasını yasal olarak bağlayıcılığı olan kurallarla yürütülmesine karar vermesiyle gemi sökümü kampanyamız amacına ulaştı.

2005: Greenpeace, İncirlik Nato Üssü'nde tahmini 90 adet nükleer bombanın depolanmasına dikkat çekmek amacıyla İncirlik'te bir "Barış Elçiliği" kurdu. 'Barış için Belediyeler' projesine imza atan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı da dahil olmak üzere bölge halkının desteği alındı.

2005: Yıllar boyu süren lobi faaliyetleri ve Rüzgâr Enerjisi Raporu'nun yayınlanmasının ardından, Türkiye Büyük Millet Meclisi ilk "Yenilenebilir Enerji Yasası'nı" yürürlüğe koydu.

2005: Çevre Bakanlığı, MV-ULLA'nın atıklarının çıkarıldığını ve İspanya'ya geri gönderildiğini açıkladı.

2004: İskenderun Limanı'nda batan MV Ulla gemisinin çıkarılması ve atıklarının İspanya'ya gönderilmesi kararı alındı.

2004: Hurda gemiler tehlikeli atık kapsamına alındı. 163 ülke tarafından imzalanan anlaşmaya göre hurda gemiler, gemi sökümü yapan ülkelere (Hindistan, Çin, Bangladeş ve Türkiye) gönderilmeden önce zehirli maddelerinden arındırılacak.

2004: Irak'ta Savaşa Hayır koordinasyonu ile birlikte yapılan çalışmalar sonucu, Türkiye'nin Irak'a asker göndermesini ve ABD kuvvetlerinin Türkiye'yi üs olarak kullanmasını öngören tezkere onaylanmadı.

2004: Denizcilik Müsteşarlığı'nın hurda gemilerin sökümü sonucu ortaya çıkan çevre kirliliğinin önlenmesini amaçlayan yeni bir yönetmelik yayımlandı.

2003: Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere yapılan Tehlikeli Atık Ticareti'ni önleyen Basel Anlaşması'nda değişikliği onayladı.

2003: Greenpeace'in su yüzüne çıkardığı 17 yıllık çevre skandalında, İtalyan verileriyle ilgili iki hükümetin Çevre Bakanları ilk kez bir araya gelerek görüştü, İtalyan hükümeti sorumluluğu kabul etti.

2003: Binlerce ton asbest ve tehlikeli atık içeren Fransız uçak gemisi Clemenceau'nun ve İspanya'dan gelen Novoçerkask adlı geminin Türkiye'ye girişi engellendi.

2002: Akdeniz'deki kirliliği durdurma ve önleme amacı güden Barselona Anlaşması'nın altı protokolünden dördü Meclis'ten geçerek onaylandı.

2002: Fransa'dan gelen Sea Beirut isimli asbestli gemi, Aliağa gemi söküm tesislerine girmeden durduruldu.

akkuyunukleer

2000: Nükleer Karşıtı Platform ile birlikte yapılan etkinlikler sayesinde, Türkiye'deki nükleer enerji ihalesi iptal edildi.

1997: Petrol-İş'in desteğiyle Petkim'in klor üretim sürecinde kullandığı cıvalı yöntem yerine alternatif yönteme geçildi.

1995: İzmir Körfezi'ni zehirleyen Vizon Deri Fabrikası kapatıldı.

1993: The SS United States adlı asbestli geminin Türkiye'de sökülmesi engellendi.

Dünyadan bazı başarılar 

2014: İngiliz giyim markası Burberry 1 Ocak 2020 yılına kadar zararlı kimyasalların tedarik zincirindeki kullanımına son vereceğine söz verdi. Burberry, Greenpeace gönüllüleri Pekin’den Meksiko’ya kadar pek çok mağazada düzenledikleri protesto gösterileri ve insanların sosyal medya üzerinden yürüttüğü ve milyonlarca insana ulaşan iki haftalık kampanyanın sonucunda bu kararı aldı. Burberry, ürünlerinden ve üretim sürecinden zararlı kimyasalları çıkarma kararı alan ve aralarında Zara, Valentino ve H&M gibi markaların da bulunduğu 18 giyim markasının katılmış oldu.

2013: Greenpeace, Yeni Zelandalı deniz ürünleri firması Sealord’un 2014 yılının başında konserve ton balığı tedarik zincirini tahribata neden olan avlanma yöntemlerinden temizleme kararınıtakdir ediyor ve tüm endüstriyi aynı kararı benimsenmeye çağırıyor. Sealord’un bildirisi Greenpeace’in uluslararası sürdürülebilir orkinos avcılığı kampanyası için önemli bir adım niteliğinde ve Avustralasyalı büyük orkinos şirketlerinin tümünün balık yığıcı aygıtla orkinos avcılığına son vermesi anlamına geliyor.

2013: İskoçya’da yargıtay, Temmuz 2011’de Cairn Energy merkez binası önünde gerçekleştirilen bir eylem sonrasında şirketten Greenpeace Uluslararası aleyhinde gelen ihtar talebini reddetti. 

2013: Dünya çapındaki tepkiler karşısında morali bozulanVolkswagen, iklim hedeflerine uygun faaliyet göstereceğini ve bu hedefleri destekleyeceğini açıkladı. VW, dünyanın en çevre dostu araba şirketi olmaya yönelik sözünü tutacağını ve böylece endüstri çapında örnek teşkil edeceğini kamuoyuna açıkladı.

2013: Asya temelli ve dünyanın en büyük küresel giyim markası Uniqlo ve ana şirketi olan Fast Retailing Group, Greenpeace’in küresel Detox kampanyasının sonucunda 2020 yılına kadar zararlı kimyasalların tedarik zinciri ve ürünlerindeki kullanımına son vereceğine dair taahhütte bulundu.

2012: Dünyanın en büyük kot markası olan Levi’s, Greenpeace’in küresel Detox kampanyasıyla doğan kamuoyu baskısı nedeniyle 2020 yılına kadar zararlı kimyasalların tedarik zinciri ve ürünlerindeki kullanımına son vereceğine dair taahhütte bulundu.

2012: Avustralya’nın önde giden balık konservesi üreticilerinden John West (Simplot), köpekbalıklarının, yüzgeçlilerin, yavru orkinosların ve kaplumbağaların yok yere ölümüne sebep olan tahrip edici avlanma yöntemlerinden vazgeçme taahhütünde bulundu.Bu taahhüt, John West’in yok edici ve savurgan bir yöntem olan ve gırgır ağlarında kullanılanbalık yığıcı aygıtla avlanmaya 2015 yılına kadar son vereceği anlamına geliyor.

2012: Güney Kore hükümeti “bilimsel” balina avcılığı planlarına son verdi. Bu karar, küresel balina popülasyonunu koruma çabaları açısından önemli bir adım. Planlanan avlanma, minke balinalarının bilimsel araştırma adı altında ticari amaçlarla avlanmasına sebep olacaktı.

Geçtiğimiz ay dünya çapında 100.000’den fazla insan Güney Kora başbakanına gönderdikleri mesajlarla avlanma planlarından vazgeçmesini talep etti.

2012: Brezilyalı petrol devi Petrobras, Yeni Zelanda açıklarında derin deniz sondajı yapma planından vazgeçti. Dünyanın en büyük üçüncü petrol şirketi olan Petrobras, derin denizlerde petrol ve gaz arama lisanslarını hükümete geri vermeye karar verdi ve Yeni Zelanda’da derin deniz sondajı planlarından vazgeçmiş oldu.

2012: Dünyanın en büyük giyim markası Zara ve markanın ana firması olan Inditex, Greenpeace’in küresel Detox kampanyasıyla doğan kamuoyu baskısı nedeniyle 2020 yılına dek zararlı kimyasalların tüm tedarik zincirindeki kullanımına son verme taahhütünde bulundu. Zara, Greenpeace’in 2011 yılında başlattığı Detox kampanyasından beri ürünlerinden ve üretim sürecinden zararlı kimyasalları çıkarma kararı alan sekizinci marka oldu. Bu taahhütün bir parçası olarak Zara, alkilfenol etoksilatların yasaklanmasını teşvik ediyor ve perflorokarbonlar da dâhil olmak üzere öncelikli diğer zararlı kimyasalların kullanımına kısa süre içinde son verilmesini destekliyor. En önemlisi de Zara’nın en az 20 tedarikçinin Mart 2013 tarihine, en az 100 tedarikçinin de 2013 yılının sonuna kadar kirlilik verilerini kamuoyuyla paylaşmasını gerektirmesi.

2012: M&S; Puma, Nike, Adidas, H&M, C&A ve Li-Ning’den sonra tedarik zincirini ve ürünlerini zararlı kimyasallardan temizleme taahhütünde bulunan yedinci marka oldu.  Diğer markalar da durumun ciddiyetine uygun davranarak moda dünyasını ve kıymetli su kaynaklarımızı zehirli kimyasallardan arındırmalı.

2012: Avustralya Çevre Bakanı Tony Burke, bilimsel araştırmalar bu türden teknelerin uygun olduğunu ortaya çıkarana dek ünlü trolcü Margiris’in faaliyetlerine iki yıla kadar yasak getirildiğini açıkladı. Burke, bu önemli kararı alırken geniş çaplı kamuoyu endişesini de hesaba kattı. Margiris’in Avustralya’da okyanusu yok etmesini engelleyen tüm Avustralyalıları, Avustralya halkını, çevre örgütlerini ve balıkçıları tebrik ederiz.

Greenpeace, trol devi Abel Tasman’ın Avustralya sularında avlanmasını engelleyecek cesareti gösterdiği için Gillard hükümetini de tebrik ediyor. Greenpeace bu başarıyı Abel Tasman adlı canavar teknesini geri püskürtmek için bir araya gelen Avustralya halkının zaferi olarak görüyor. Alınan bu karar, sürdürülemez işletme modelleriyle dünya halkının tepkisini toplayan devasa avlanma gemilerine gönderilen bir mesaj niteliği taşıyor.

2012: Bu senenin başında Çin’deki dokuz çay şirketinden rastgele seçtiğimiz 18 çay ürününü hatırlıyor olabilirsiniz.Numuneleri teste gönderdiğimizde bu 18 numunenin tam 12’sinin çayda kullanımı yasak olan en az bir tür pestisit içerdiğini ortaya çıkardık. Sonrasında ne oldu dersiniz? Bu dokuz çay şirketinin ikisi (Tenfu ve Anxi Tiefuanyin Group), tedarik zincirleri dâhilinde pestisit kullanımının azaltılması ve izsürme sistemlerinin geliştirilmesine yönelik taleplerimizi kabul etti. 

2012: Kentucky Fried Chicken’ın Kentucky’deki patronları, küresel tedarik zincirleri dâhilinde orman tahribatına son verip vermeyeceklerine dair sorularımızı yanıtsız bırakmayı sürdürürken, ülkelerden biri merkez ofislerinin yürüttüğümüz kampanyaya yanıt vermesini beklemekten çok sıkılmış gibi görünüyor. KFC Endonezya ve Greenpeace arasında gerçekleşen ilk toplantının akabinde KFC Endonezya, tedarik zincirindeki orman tahribatı sorununa değinen bir bildiri yayınladı ve Adia Pulp & Paper’dan ürün satın almayı durdurma kararı aldığını açıkladı.

2012: 100 milyon dolarlık kamu fonunun kurulması planlanan HRL kömürlü enerji santraline aktarılması teklifinin iptal edilmesi Greenpeace’i çok memnun etti. Greenpeace, proje sahiplerini şimdi de proje teklifini tümden geri çekmeye çağırıyor. Geçtiğimiz sene Greenpeace eylemcileri, HRL enerji santralinin kurulması planlanan alanda 200 metre uzunluğunda bir pankart açmış, Başbakandan “Avustralya’da kirli termik santrali yapımına son verme” sözünde durmasını istemişti. Greenpeace aynı zamanda Environment Victoria ve Quit Coal gibi diğer çevre örgütleriyle işbirliği yaparak HRL’nin kamuoyu fonlarının geri çekilmesini ve yenilenebilir enerjiye aktarılması talebiyle 12.000’den fazla imza toplamıştı.

2012: Greenpeace Senegal’deki balıkçılık izinlerinin iptali için bir yıldan uzun süredir kampanya yürütüyordu. Bu izinler iş ve gıda güvenliği bakımından okyanus kaynaklarına bağlı olan milyonlarca Senegallinin yaşam alanlarını tehlikeye atıyordı. Ülke çağında küçük ölçekli balıkçıları bir araya getiren “My voice, my future (Benim sesim, benim geleceğim)” adlı gezici karavanımız, çevrim içi imza kampanyamız, politikacılarla yaptığımız görüşmeler ve Senegal sularındaki aşırı avlanma sorununu ortaya çıkarıp belgelemek amacıyla düzenlediğimiz gemi turu, bu zaferi elde etmeden önce attığımız adımlardan bazıları. Bu yüzden Senegal hükümetinin 29 derin deniz trolcüsüne Batı Afrika sularında verdiği avlanma iznini iptal ettiğini öğrenince çok sevindik.

2012: Danone, Asia Pulp & Paper’dan kâğıt ve ambalaj ürünleri satın almaya son vermeyi planladığını doğrulayan bir açıklamada bulundu. Şirket bu açıklamayla, orman tahribatıyla ilişkilendirilebilecek tüm tedarikçileri kapsayan bir sıfır orman tahribatı politikası benimsemeyi amaçladığını gösteriyor. Böylece Danone, APP’yle ticaret yapmayı bırakan Nestle, Kraft, Unilever, Adidas gibi pek çok markaya katılmış oldu.

2012: Greenpeace ve destekçileri tarafından yürütülen kampanya sayesinde İtalyan orkinos avcısı Mareblu, deniz yaşamını tahrip eden avlanma yöntemlerini sürdürülebilir uygulamaları benimsemek adına terk etmeye karar verdi. Mareblu, 2016 yılının sonuna dek orkinos avcılığında yalnızca olta balıkçılığını ve balık yığıcı aygıtla yapılmayan türden avlanma yöntemlerini benimseme taahhütünde bulundu. Bu adım, Tonno in Trappola kampanyamız açısından büyük bir zafer ve İtalya’nın konserve ton balığı piyasası açısından önemli bir değişim. Mareblu, şirketlerin okyanuslarımızı kurtarmak için gerçekten harekete geçmek istediklerinde önemli adımlar atabildiklerini kanıtladı. Artık standartlar belirlendiğine göre diğer büyük markalar da bahane uydurmaktan vazgeçip Mareblu’nun adımlarını takip etmeli.

2012: Edison International, Fisk ve Crawford termik santrallerini kapatacağını açıkladı. On yıl süren güçlü ve kararlı bir taban faaliyeti sonrasında Şikago’daki topluluklar, bu kirli şirkete karşı zafer kazanmış oldu. Aynı gün Ohio, New Jersey ve Pennsylvania’daki vatandaşlar, Houston temelli GenOn şirketinin, Greenpeace’in New Jersey ve Pennsylvania halkıyla birlikte temiz hava  talebiyle karşı kampanya yürüttüğü Portland Elektrik Santrali de dâhil olmak üzere 7 santrali daha kapatma kararı almasını kutladı.

2012: Ecojustice’deki yetenekli avukatlarımızın bitmek tükenmek bilmeyen saatler boyunca yasal belgeleri taraması, mahkemelerde koşuşturmaları ve Federal Balıkçılık ve Okyanuslar Bölümü’yle yapılan görüşmeler sonuç verdi. Uzun süredir devam eden yasal süreç, British Columbia’nın soyu tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan orkaları için örnek bir zafer oluşturarak sona erdi. Yıllar boyunca farklı tehlikeler atlatan ve popülasyonu gittikçe düşen bu önemli varlıkların tam da böyle bir zafere ihtiyacı vardı. Federal Temyiz Mahkemesi, orkaların yaşam alanlarının Tehlike Altındaki Türler (SARA) kanunu altında korunmaya alınmasını öngören 2010 nolu kararı onayladı. Temyiz Mahkemesi’nin bu kararı, Federal Balıkçılık ve Okyanuslar Bölümü Greenpeace’e yaptığı tüm harcamaları geri ödeyip Balıkçılık ve Okyanuslar Bakanı’nın davranışının “sitem edilmeye şayan” olduğunu bildirdiği için nadir rastlanan türden ve tartışmalı bir hükümdü.

2011: Facebook, enerji üreticilerine kömürden uzaklaşmalarını söyleyerek yenilenebilir enerjiyle “arkadaş oldu.” Facebook artık gelecekteki veri merkezlerinin enerji tedariği için temiz ve yenilenebilir enerjiyi tercih edeceğini belirten bir politikaya sahip. Facebook hâlâ kömür enerjisinden yararlansa da, kömür enerjisinin modasının geçtiğini bilişim sektörü de kabul ediyor.

2011: Mattel, oyuncak ambalajlama pahasına yağmur ormanlarının ve kaplanların yaşam alanlarının yok edilmemesi gerektiğini kabul etti. Mattel, tehdit altındaki kaynaklardan sağlanan ağaç lifinden ve “orman tahribatıyla adı anılan” şirketlerden uzak durmalarını tembihliyor. Mattel’in uyguladığı politika, geridönüştürülmüş kâğıt ve Orman İdare Konseyi (Forest Stewardship Council/FSC) tarafından sertifikalandırılan ağaç ürünlerinin kullanımını sektör içinde artırmayı amaçlıyor.

2011: Genç kampanyacılardan oluşan takımların ve azimli destekçilerin tam yedi sene süren çabaları nihayet sonuç verdi; Çin hükümeti genetiği değiştirilmiş pirinç ticaretini durdurduğunu açıkladı.

2011: H&M, Adidas, Nike ve Puma, ürünlerinin tüm üretim sürecinde tehlikeli kimyasal maddelerin kullanımını durduracağını açıkladı. Greenpeace’in Haziran 2011’de başlattığı Detox kampanyası büyük giyim markalarının, Çin’de nehirlere kimyasal atık bırakan fabrikalarla bağlantısını ortaya çıkarmıştı. Tüm dünyadan binlerce insanın destek verdiği kampanya sonucunda bu dört marka, kullandığımız tekstil ürünlerinden kimyasalları arındırmak için önemli bir adım attı.

tonbaligi

2011: Sonunda lider konserve ton balığı markası Princes, okyanusların yıkımı pahasına konserve ticaretinin kabul edilemez olduğuna ilişkin mesajınızı aldı. Çabalarınız sonucunda şirket, ton balığı avlama yönteminde değişiklik öngören planı duyurdu. Greenpeace destekçilerinden 80.000'in üstünde e-posta alan Princes, köpekbalıkları ve vatozlar gibi çeşitli deniz canlılarını öldüren rastgele ve yıkıcı avlanma yöntemlerini kullanmaktan vazgeçeceğini duyurdu.

2010: Japonya'daki balina avcılığı endüstrisinin kalbindeki yolsuzluğu ortaya çıkarmaya yönelik iki buçuk yıl süren yoğun çabaların sonucunda, Japonya Balıkçılık Ajansı (FAJ), çalışanlarının balina avcılığı yapan sözleşmeli bir şirketten bedava balina eti aldığını doğruladı. Bu "rüşvet"in mesleki ahlak kurallarına aykırı olduğunu kabul etti. Japon halkından özür diledi ve beş çalışan hakkında disiplin işlemi başlatmayı planladığını belirtti.

2010: Greenpeace ve Finlandiyalı yerel Saami ren geyiği çobanlarının sekiz yıl süren kampanyası sonucunda, Kuzey Finlandiya'da 80.000 hektarlık çam ormanında endüstriyel ağaç kesimi yasaklandı.

2010: Greenpeace'in iklim katili HFC kimyasalına karşı 20 yıldır sürdürdüğü kampanya sonucunda, ABD Tüketici Ürünleri Forumu'ndaki 400 şirketin 2015 yılından itibaren iklim dostu soğutma teknolojileri kullanmayı taahhüt etmesiyle önemli bir gelişme kaydedilmiş oldu.

2010: Greenpeace'in on yıl süren kampanyası sonucunda, Avrupa, yasadışı keresteciliği yasaklayarak dünyanın ormanlarını ve iklimini korumak için verilen mücadelede büyük bir adım atmış oldu.

2010: Greenpeace'in Fransa'nın Rusya'ya nükleer atık sevkiyatını ortaya çıkarmaya ve önlemeye yönelik 25 yıllık çalışmaları, Rusya'nın bu uygulamaya son vermesiyle sonuçlandı. Sevkiyatların hukuka aykırılığı, Fransız görevlilerin, yakıtı yeniden işleme ve geri dönüştürme tasarısı beyanının doğru olmadığını itiraf etmesiyle doğrulanmıştı. 1984 yılında Greenpeace tarafından, Kuzey Denizi'nde batan Mont Louis sevkiyat gemisinin Uranyum Heksaflorür taşıdığının ortaya çıkarılmasıyla bu konuya dikkat çekilmişti.

2010: Greenpeace'in yürüttüğü ve 10 yıl süren kampanyanın ardından yasadışı kereste ticaretini yasaklayan Avrupa, ormanları ve iklimi korumak için büyük bir atılım yaptı.

2010: Greenpeace'in Fransa'dan Rusya'ya gemiyle nükleer atık transfer edilmesine karşı yürüttüğü 25 yılı aşkın süre devam eden mücadele, Rusya'nın bu uygulamaya son vermesiyle zaferle sonuçlandı. Fransa'nın atıkların yeniden işlenmesi ve yakıta dönüştürülmesinin yanlış olduğunu itiraf etmesiyle bu transferin yasadışı olduğu da kanıtlandı.

2010: Greenpeace ve 8 STK'nın birlikte yürüttüğü 7 yıllık bir kampanyanın sonucunda bugüne kadarki en büyük ve heyecan verici orman koruma alanı anlaşması olan Kanada Boreal Ormanı Anlaşması hayata geçti.

nestleorangutan

2010: Nestlé, Endonezya yağmur ormanlarını yok eden kaynaklardan palmiye yağını satın almayı durdurmak için anlaşmaya vardı. Tüketicilerin sekiz hafta boyunca sosyal medya aracılığıyla gerçekleştirdiği baskı ve Greenpeace'in doğrudan şiddetsiz eylemleri sonucu firma, Kit Kat markasına karşı yürütülen küresel kampanyaya boyun eğdi.

2010: Heathrow Havaalanı'nda inşa edilmesi planlanan 3. pist planları İngiltere Hükümeti tarafından durduruldu. Greenpeace, İngiltere'deki karbon salımını azaltma planlarına ters düştüğü için plana karşı çıkmış ve pistin inşasını imkânsız hale getirecek şekilde 91.000 destekçisi ile birlikte bir miktar arazi satın almıştı.

2010: Greenpeace'in zehirsiz elektronik sağlanması adına teknoloji firmaları üzerinde gerçekleştirdiği yıllar süren baskının ardından Hint bilgisayar üretim firması Wipro, PVC ve BFR'siz yeni bilgisayarların piyasaya sürüleceğini açıkladı.

2009: Apple, Greenpeace'in "Green My Apple" kampanyası sonucunda yeni Macbook ve iMac'in de toksik PVC plastik kullanımını durdurarak, ürünlerini daha güvenli, geri dönüştürülmesi daha kolay ve çevreye daha az zarar verir hale getirdi.

2009: Greenpeace'in, İngiltere'de son yirmi yılın ilk kömür santrali inşaasını durdurmak için gerçekleştirdiği üç yıllık kampanya sonucu Kingsnorth kömür santrali planları rafa kaldırıldı.

2009: Klenex kâğıt mendil gibi markaları ile bilinen Kimberly Clark firması, kendini sürdürülebilirlik açısından endüstri liderleri arasına taşıyan politikasını açıkladı. Böylece Greenpeace'in beş yıl süren Kleercut kampanyası başarılı bir sonuca ulaşmış oldu. Yeni politikaya göre Kimberly-Clark, ürünlerinde kullandığı liflerin tamamının çevresel olarak sorumlu kaynaklardan elde edilecek ve firma geri dönüşümlü lif kullanımını artıracak.

2009: Greenpeace'in gerçekleştirdiği 7 yıllık baskının ardından, Finlandiya hükümetine ait bir ağaç kesim firması olan Metsahallitus, kuzey Lapland bölgesindeki uzun ağaçları kesmeme ve Sami halkının yaşam alanına dokunama kararı aldı.

organicagriculture

2009: Almanya, Monsanto'nun genetiği değiştirilmiş mısırının (MON810) yetiştirilmesini yasaklayan altıncı AB ülkesi olacağını açıkladı. MON810, bölgede yetiştirilebilen tek GDO'lu ürün.

2009: Greenpeace'in Aralık 2008'de İklim Kurtarma İstasyonu kurduğu Polonya'da yapılacak bir açık-taşkömürü maden inşaatı durduruldu ve 50 milyon ton civarında CO2'nin atmosfere salınması önlendi.

2009: Greenpeace'in en uzun süren kampanyası sonucunda Kanada'da Büyük Ayı Yağmur Ormanı'nı Koruma Anlaşması devreye girdi ve İsviçre'nin yarısı kadar bir alan ağaçsızlaşmaktan kurtarılmış oldu. Kampanya doğrudan şiddetsiz eylemlerle, tüketici baskısıyla ve dünya çapındaki binlerce İnternet eylemcisiyle kazanıldı.

2009: Greenpeace'in altı ay süren "Kömürden Kurtul" kampanyasının ardından Yunanistan Kalkınma Bakanı, kömür enerjisini ya da nükleer enerjiyi Yunanistan'ın enerji geleceğinin bir parçası olarak görmediklerini belirtti. Yunan hükümeti bunun yerine uzun vadeli enerji planını kömür kullanmamak ve yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğini teşvik edecek şekilde hazırlayacak.

2009: Elektronik devi Philips, Greenpeace ve tüketicilerin baskısı sayesinde elektronik atıklar için çevre dostu geri alım politikaları konusunda lider oldu.

komursantrali

2008: Greenpeace İngiltere'nin altı gönüllüsü, yanan kömürün iklim değişikliğine yaptığı katkı ile ilgili bir davada beraat etti. Gönüllüler hakkındaki suçlamalar 2007'de Kent'teki Kingsnorth kömür santralini kapatmaya çalıştıkları için açılmıştı. Gönüllüler, yaptıkları savunmada santrali kapatma amaçlarının daha büyük, dünyanın iklim değişikliğinin küresel etkisinden kurtarmak olduğunu ifade ettiler. Bu örnek dava, İngiltere'de iklim değişikliği davalarında 'kanuni gerekçe' savunmasının ilk zaferi oldu.

2008: 1990'larda yürüttüğümüz toksik PVC karşıtı kampanya sonrasında ABD Kongresi biraz gecikmeyle de olsa çocuk oyuncaklarında PVC kullanımının yasaklanması konusunda Avrupa'yı örnek aldı.

2008: Nutella markası ile ünlü olan ve büyük miktarda palmiye yağı kullanan firma Ferrero, Endonezya'da palmiye yağı plantasyonu açılması için ağaçların kesilmesine karşı moratoryumu desteklemeye karar verdi.

2008: Yalnızca üç hafta süren eylemler ve 115.000 imza sonucunda Unilever, palmiye yağı plantasyonları için ağaç kesimine karşı moratoryumu destekleme kararı aldı.

2008: Arjantin'deki bir kampanyamız sonrasında, Hükümet fazla enerji tüketen akkor ampullerin kullanımını yasakladı.

2007: Dünya Bankası'na bağlı Uluslararası Finans Kurumu (IFC), Olam International Limited'daki ortaklık hisselerini satmaya karar verdi. Greenpeace'in 2007'nin ilk döneminde yayımladığı rapor, Olam'ın yasadışı kereste ticareti ile ilgisi olduğunu detayları ile ortaya koymuştu.

2007: İrlanda Hükümeti, AB'de fazla enerji tüketen akkor ampulleri yasaklama konusundaki –Ocak 2009'da yürürlüğe girecek- ilk kararı açıkladı. Bu basit ama tarihi karar, hükümetler Bali'de küresel iklim değişikliğine karşı atılması gereken adımları tartışırken ortaya çıktı. Önceki yıllarda birkaç AB ülkesi daha benzer yasakları tartışmış, ancak harekete geçen ilk ülke İrlanda olmuştu.

2007: Greenpeace diğer çevre grupları ile birlikte 1,5 milyon imza desteği aldı ve Arjantin'in ilk federal orman koruma kanununu kabul ettirdi. Yeni yasa, ülke çapında yerli ormanların kesilmesine bir yıllık moratoryum getiriyor.

2007: Greenpeace'in dört yıl boyunca derin sularda dip trolü ile avlanılmasına son verilmesi için yürüttüğü kampanya sonrasında, Güney Pasifik bölgesi için bir balıkçılık anlaşması oluşturmak üzere tüm dünyadan çeşitli ülkelerin temsilcileri Şili'de bir araya geldi. Eylül 2007 itibariyle dip trolü ile avlanan gemilerin, çevreye herhangi bir zarar vermeyeceklerine dair bir değerlendirmeden geçemedikleri takdirde, kırılgan bir ekosisteme sahip olsun ya da olmasın bölgede balıkçılık yapamaması kararı alındı.

greenapple

2007: Greenpeace'in Apple'ın sektörde yeşil bir lider olması için yürüttüğü kampanya sonrası Apple, ürünlerinde en tehlikeli olan kimyasalların kullanımını durdurdu.

2007: Yeni Zelanda Hükümeti, planlanan kömür santralini iptal ettiğini duyurdu. Greenpeace ve yerel eylemciler, bu konuda dört yıl boyunca verdikleri mücadelede dokuz gün boyunca bölgeyi işgal etmiş, mahkemeye gitmiş, protesto yürüyüşleri düzenlemiş ve rekor sayıda imza toplamıştı.

2007: İngiltere Yüksek Mahkemesi, hükümetin nükleer santral inşa etme planlarının -vatandaşların ve nükleer karşıtı grupların fikirlerinin alınmadığı gerekçesiyle- kararın kanundışı olduğu kararını aldı.

2006: Greenpeace'in Arctic Sunrise gemisinin üç gün boyunca Probo Koala gemisini ablukaya almasının ardından Estonya bu gemiyi incelemeye aldı. Toksik atıkları nedeniyle binlerce kişinin zehirlenmesine ve sekiz kişinin ölümüne neden olan gemiye düzenlenen ilk resmi eylemi Greenpeace gerçekleştirdi. Greenpeace eyleminden önce gemi, atıklarını boşaltmış, Estonya'ya sorunsuzca geri dönüyordu.

2006: McDonald's, Amazon'un yeni ormansızlaştırılmış alanlarında yetiştirilen soyayla beslenen tavukları satmayı bıraktı. Bu olay, Marks & Spencer, Sainsbury's ve Waitrose gibi firmaların da sıfır ormansızlaştırma politikaları ortaya koymalarında etkili oldu. Hatta Cargill gibi büyük çok uluslu soya şirketleri, yeni ormansızlaştırılmış alanlardan soya alımı konusunda iki yıllık bir moratoryum üzerinde anlaştı.

2006: Rakibi HP'nin izinden giden Dell, ürünlerinden en tehlikeli kimyasalları çıkarma sözü verdi. Greenpeace her iki şirket üzerinde de ürünlerini daha çevre dostu hale dönüştürmeleri ve toksik e-atıklarla baş edilmesine katkıda bulunmaları konusunda baskı kurmuştu.

2006: Nükleer enerji endüstrisinin kuvvetli lobi faaliyetlerine rağmen, İspanya hükümeti ülkenin çalışmakta olan 8 nükleer santralinin temiz, yenilenebilir enerjilere geçmek için aşamalı olarak kapatılacağını açıkladı. İsveç, Almanya, İtalya ve Belçika'nın ardından İspanya nükleer enerjiyi bırakacağını açıklayan beşinci Avrupa ülkesi oldu.

2006: Aylar süren baskı, tüketici eylemleri, İnternet eylemleri ve 100.000'in üzerinde e-mail'in ardından Gorton, Sealord ve Nussui gibi firmalar Japonya'nın balina avcılığına verdiği desteği çekti. Balinacılar balina avcılığı operasyonlarında bu şirketlerin sahip olduğu %32'lik payın kamu yararına çalışan kuruluşlara aktarılacağını duyurdu.

2006: Elektronik devi Hewlett Packard, ürünlerinde kullandığı kimyasallardan aşamalı olarak kurtulmak üzere bir plan hazırladı.

2006: Fransa Cumhurbaşkanı Chirac, asbest yüklü geminin ülkeye geri döneceğini açıkladı. Greenpeace eylemleri, Chirac'a gönderilen e-mailler ve olayın utanç verici bir uluslararası skandal olması, Fransa'ya kendi toksik atıklarını Hindistan'a boşaltma planlarından vazgeçmekten başka şans bırakmadı.

2006: Başkanlığın aldığı karar sonrasında Amazonlar'da Belçika'nın iki katı büyüklüğünde bir alan bir koruma altına alındı. Brezilya Başkanı Lula'nın 6,4 milyon hektarlık bir koruma alanı oluşturma kararı Amazon halkı için büyük bir zaferdi. Karara göre 1,6 milyon hektarlık bir alan kalıcı bir koruma altına alınıyor ve ağaç kesimi ve ormansızlaştırma faaliyetleri tamamen yasaklanıyordu.

2006: On yıl süren zor, tehlikeli ve zaman zaman umutların kırıldığı bir çalışma… Tüm dünyadan kimi dayak yiyen, kimi hakkında dava açılan, kimisi tutuklanan binlerce eylemci… Sonuç - Dünya'nın hazinelerinden biri, Büyük Ayı Yağmur Ormanı mahvolmaktan kurtuldu.

2005: İsviçre'de takip eden beş yıl boyunca GDO'lu ürünlerin ülkede yetiştirilip yetiştirilmeyeceğine ilişkin referandumda hayır oyu çıktı.

2005: Buenos Aires, Greenpeace Arjantin'in yürüttüğü bir kampanyanın ardından sıfır atık politikasını yürürlüğe koymaya karar verdi. Planın amacı kentin her gün boşalttığı 4-5000 ton atığı önemli ölçüde azaltmaktı. Buenos Aires, o güne dek sıfır atık politikası uygulayacağını açıklayan en büyük kentti.

2005: Greenpeace ve yerli Wichi halkının uzun bir süre boyunca yürüttüğü mücadele sonunda bazı ünlülerin de devreye girmesiyle kuzey Arjantin'in ormanlarını koruma yolunda önemli bir adım atıldı.

2005: Elektronik şirketi Motorola ve vücut bakım ürünleri üreten şirketlerden L'Occitane, Melvitacosm ve Alqvimia, toksik maddelerini üretim sürecinden çıkaracaklarını açıklayan şirketler arasına katıldı.

2005: Fotokopi devi Xerox; Avrupa'nın en eski ormanlarını kesmeye devam eden Finlandiya ulusal kereste şirketi StoraEnso'dan kağıt hamuru almamayı kabul etti. Şirket, Greenpeace sanal eylemcilerinin baskıları sonucunda, bundan sonra kereste satıcılarının üretimlerini, yaşlı ormanlardan, koruma altındaki alanlardan veya koruma için planlanmış alanlardan elde etmediklerinin güvencesini veren yeni bir tedarik sözleşmesini kabul etti.

2005: Sony Ericsson, ürünlerinden zehirli kimyasalları çıkaracağını açıkladı. Bu, binlerce sanal eylemcinin desteğiyle sağlandı. Sony Ercisson da, Samsung, Nokia ve Sony gibi, ürünlerinden zehirli maddeleri arındıran şirketler arasında girmiş oldu.

2005: Barbie bebekler, toksik Teletubbieler ve plastik ördekler küçük çocuklarımızı yavaş yavaş zehirliyor. Yapılan araştırmalar bu oyuncaklara yumuşaklık veren kimyasal maddenin çocuklara zarar verdiğini ortaya koyuyor. Avrupa Parlamentosu, oyuncak üretiminde toksik maddelerden altısının kullanımını yasakladı. Bu, Avrupa'nın toksik oyuncaklardan kurtulması için çok önemli bir adım oldu.

2005: LG, toksik maddelerin tüm elektronik serisinden arındırılacağını taahhüt etti.

forests

2004: Greenpeace ve diğer çevre kuruluşları tarafından yıllar boyunca yürütülen kampanya sonucu Brezilya hükümeti, yasadışı yollarla ağaçları kesenlerin ve aç gözlü soya ağacı ve sığır eti çiftliklerinin patronlarının güçlerine, iki milyon hektarlık Amazon ormanını koruma altına alarak karşı çıktı.

2004: On yıl süren şiddet içermeyen doğrudan eylemler, lobi faaliyetleri ve bilimsel araştırmalar sonucunda Greenpeace ve diğer çevre grupları Rusya'nın Kyoto Protokolü'nü imzalayarak dünya üzerinde küresel iklim değişikliğini engellemek üzere yapılan ilk anlaşmanın geçerlilik kazanmasını sağladı.

2004: Tehlikeli Atık Ticaretini düzenleyen Basel Anlaşması'nın hurda gemileri de atık kapsamına alındı.

2004: Coca-Cola, McDonald's ve Algida, hidroflorokarbon içeren soğutucularını değiştireceğini açıkladı.

2004: Disney'in çocuk giysilerindeki zararlı kimyasallarla ilgili Greenpeace raporu ve benzer bilimsel çalışmalar sonucu Puma, Adidas, Chicco, Nokia gibi küresel markalar, bazı ürünlerindeki tehlikeli kimyasalları üretimlerinden kaldıracaklarını taahhüt ettiler.

2003: Amazon'da yerel Deni halkının yaşadığı bölgede, 18 yıldır süren orman katliamı durdu.

2001: Yıllar süren müzakereler ve Greenpeace'in baskısı sonucunda, Kalıcı Organik Kirletici'lere son verilmesi için Mayıs 2001'de bir Birleşmiş Milletler Anlaşması imzalandı.

shell

1998: Shell, açık denizdeki petrol platformunun geri dönüşüm için karaya alınmasına razı oldu. Greenpeace, kullanılmayan platformların denize batırılmaması için 1995'ten beri kampanya yürütüyordu.

1996: Atom bombası denemeleri dünya çapında yasaklandı.

1994: Türlerin yok olmasına yol açan ticari balina avcılığının 1982 yılında sınırlandırılmasından sonra, Antarktika balina sığınağı kuruldu.

1994: Endüstrileşmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere toksik atık ticareti yasaklandı.

1993: Londra Sözleşmesi'nin (1983) yürürlüğe girmesiyle, denizlere toksik ve radyoaktif atık boşaltmak yasaklandı.

1991: Antarktika koruma altına alındı.

1989: Okyanuslarda akıntı ağlarıyla avlanmaya karşı Birleşmiş Milletler yasağı ilan edildi.

fokbaligi

1982: Kanada'da yapılan eylemler sonucunda, Avrupa Komisyonu yavru fok kürkü ithalatını yasakladı.

1975: Fransa, atmosferdeki atom bombası denemelerinden vazgeçti.

1971: İlk Greenpeace eyleminin ardından, ABD, Alaska'da nükleer denemeleri durdurdu.

 

Kategoriler