Bu sayfa arşivlenmiştir. İçeriği güncel olmayabilir.

Nükleer Tehdide Son

Sayfa - 7 Ocak, 2008
Nükleer gücün güvenli olduğu bize yıllardır okunan bir masaldır. Greenpeace nükleer güce karşı ve atıkların yeniden işlenmesine ve boşaltılmasına son vermek amacıyla kampanyalar yürütmektedir.

Nükleer Tehdide Son

Nükleer çağ, 1945 yılının temmuz ayında ABD’nin New Mexico’ da bulunan Alamogordo yakınında ilk nükleer bomba demesini yapmasıyla başladı. Birkaç yıl sonra, 1953’te, Başkan Eisenhower Birleşmiş Milletler çerçevesinde, “Barış için atom” programını önüne geçilemeyen bir atomik iyimserlik dalgası eşliğinde başlattı.

Nedense bugüne kadar nükleer gücün hiçbir kullanımı “barışçıl” nedenlerle olmamıştır! Eisenhower’ın söylevinden yaklaşık yarım yüzyıl sonra, gezegen nükleer atık mirasıyla kalakalmıştır. Bu atıklar onlarca, yüzlerce hatta yüzbinlerce yıl boyunca radyoaktif olmaya devam edeceklerdir.

Şimdiye kadar dünyanın hiçbir yerinde, bu atıkların ortadan kaldırılması için kullanılabilecek hiçbir güvenilir çözüm bulunamamıştır.

Sivil ya da askeri nükleer yerleşimlerde meydana gelen kazalar ve kimi vakalar kamuoyundan gizlenmiş ya da yalanlara başvurularak üzerleri örtülmüştür.

Çevreye bırakılan radyasyon, toprak, hava, nehir, deniz ve okyanuslar yoluyla insanlarda kanser gibi pek çok önemli hastalığa yol açmaktadır.

Nükleer reaktörlerdeki elektrik üretimi, nükleer silah üretiminde kullanılabilecek maddeleri sağlar.

Nükleer silahların işlenme sürecinin yarattığı tehlikeler, demokratik ülkelerde bile yüksek ölçüde gizliliği ve güvenliği gerektirmiştir.

Bunun ötesinde, yıllardır çok büyük devlet yardımlarıyla desteklenmesine rağmen, nükleer enerji hiçbir zaman ekonomik olmamıştır. Bugün hala rüzgâr ya da güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji türlerinin önüne geçmek için, nükleer sektöre kaynak akıtılmaktadır.

Greenpeace, 1971’de, bir grup barış eylemcisinin Alaska eyaletinde bulunan Amchitka yakınındaki ABD’nin nükleer silahların test edildiği bölgeye girmek istemeleri sonucunda dünyaya gelmiştir.

Planlanan denemeler yapılmaya devam edilse de, dünyadaki genel kanı değişmiştir ve otuz yıl sonra bugün, başlıca nükleer silah sahibi devletler artık deneme yapmamaktadır.

Bununla birlikte, dünya hala pek çok nükleer tehditle karşı karşıya bulunmaktadır. Bu yüzden nükleersiz bir dünya gerçekleşinceye kadar kampanyalarımızı sürdüreceğiz.