Haber - 24 Ağustos, 2010
Greenpeace’in Esperanza gemisi petrolle mücadele için çıktığı yolculukta Kuzey Buz Denizi’ne ulaştı. Esperanza, dünyanın bu en hassas alanlarından birinde tehlikeli petrol çıkarma faaliyetleri gerçekleştiren İngiliz Cairn Energy adlı şirketten faaliyetlerini durdurmasını istiyor.
Greenpeace eylemcileri araştırma için Esperanza'dan ayrılmaya hazırlanırken, bir Danimarka savaş gemisi sondaj platformunu koruyor
Cairn Energy şirketi şu anda Grönland'ın Batı kıyısı açıklarında iki petrol kuyusu açıyor. Eğer amacını gerçekleştirirse, mavi balinaları, kutup ayıları ve göçmen kuşları ile bilinen Kuzey Buz Denizi, petrol şirketleriyle dolup taşabilir. Şirket, Ekim ayı bitmeden iki kuyu daha açmayı planlıyor.
Esperanza'daki kampanyacılar, Cairn'den bu riskli petrol çıkarma projesinden tamamen vazgeçmesini istiyor. Grönland hükümetinin, Cairn'in petrol sızıntısına müdahale planını kamuoyuna açıklamayı reddetmesi ise şirketin büyük bir kaza ile başa çıkma kapasitesi hakkında ciddi sorulara neden oluyor.
Esperanza'nın Kuzey Buz Denizi'ne ulaşmasıyla Danimarka bölgeye bir savaş gemisi gönderdi ve eğer gemi her bir sondaj kulesini çevreleyen 500 metrelik güvenlik alanını geçerse kaptanının tutuklanacağı konusunda uyardı.
Ancak burada asıl korunması gereken petrol platformları değil, doğa olmalı. Meksika Körfez'indeki trajik petrol felaketi ve Çin'de bu yıl yaşanan kaza, petrole olan bağımlılığımızdan kurtulmamız gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. Bu işlem çok riskli ve Cairn gibi şirketlerin Kuzey Buz Denizi'ni terk ederek, onun yerine daha güvenli olan temiz alternatif enerjiler geliştirmek ve fosil yakıtlardan kurtulmamıza yardımcı olmak için çalışması gerekiyor.
İklim değişikliği şu anda milyonlarca insanı dünyanın dört bir yanında etkiliyor. Ama petrol şirketleri karşı karşıya olduğumuz bu gerçeği reddediyor. Bu nedenle biz de kendi mesajımızı gönderiyoruz ve onlara" Evine dön" diyoruz".
Sinop'ta da petrol arama faaliyetleri durdurulmalı
Petrol, dünyanın neresinde olursun olsun, hayatımızı tehdit ediyor. Meksika Körfezi dünyanın en hassas ekosistemlerinden birine ev sahipliği yapıyordu. Kuzey Buz Denizi'nde olduğu gibi dünyanın pek çok denizinde derinlerde petrol arandığı gibi Karadeniz'de de bir petrol platformu bulunuyor. Benzer bir felaketin Sinop kıyılarında olmayacağının garantisini kimse veremez. Petrole tanınan bu ayrıcalıklara "dur" demenin zamanı geldi.
Ne Karadeniz, ne Kuzey Buz Denizi, ne de Akdeniz. Hükümetler, petrolü değil petrol tüketimini azaltacak teknolojileri teşvik etmeli.