Çevre ve Orman Bakanlığı, çevreyi mi yoksa çevre suçlularını mı koruyor?

Basın bülteni - 1 Mayıs, 2006
Greenpeace Akdeniz, T.C. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e gönderdiği mektup ile TBMM'de kabul edilen yeni çevre yasasındaki (1) bazı maddelerin kabul edilemez olduğu konusunda uyararak, yasayı geri çevirmesi talebinde bulundu.

Söz konusu maddeler, ülkenin doğal kaynaklarını korumaktan uzak olduğu gibi çevre suçu işleyenlere faaliyetlerine devam etmeleri için zaman tanıyarak onarılamaz zararlara yol açabilecek niteliktedir. Greenpeace, duyarlı vatandaşların da bu maddelere tepki göstermesi çağrısında bulunarak internet sitesi (2) üzerinden sibereylem başlattı.


Yeni haliyle kabul edilen yasada, daha önce Türk Ceza Kanunu'ndaki sanayi ve belediyelerin baskısı nedeniyle zaten iki yıl ertelenmiş olan çevre suç ve cezaları tekrar ertelenerek çevre suçlularına adeta af sağlanmaktadır.

Geçici madde ile getirilen bu karar, bugüne kadar yeterince zamana sahip olan söz konusu kurumların suçlarına devam etmelerini sağlamanın yanında, uluslararası anlaşmalara ve anayasaya da aykırıdır. Ayrıca, madencilik ve petrol faaliyetlerinin ÇED - çevre etki değerlendirme – kapsamından çıkarılması kararı da onarılamaz tahribatlara yol açacaktır. Böyle bir yaklaşımın bir çevre yasasında yeri olamaz.


Greenpeace Akdeniz  Denizler Kampanyası sorumlusu Banu Dökmecibaşı, “Her ne kadar Türkiye'de yenilenmiş bir çevre yasasının kabul edilmiş olması önemli bir gelişme de olsa,  içindeki bazı maddelerin kabul edilmesi mümkün değildir. Hükümet, 10 yıldır bekleyen bir çevre yasasını meclisten geçirerek başarı ilan ederken, bir yandan da ek maddeler ile büyük bir çevre felaketine kapı açmaktadır. Özellikle de son yaşanan Tuzla'daki zehirli variller vakasının ardından hükümetin aldığı bu karar, ülkenin doğal kaynaklarını ve varlıklarını koruma yaklaşımından son derece uzak, ikiyüzlü bir yaklaşımdır” dedi.

Greenpeace Akdeniz, TBMM 21. Dönem Çevre Komisyonu tarafından benimsenmiş olan Çevre Yasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısı'na ilişkin yorum ve önerilerini geçen yıl, TBMM Çevre Komisyonu'na göndermiş ve birçok olumlu yanına (3) karşın, tasarının 'temiz üretim' ve  'yenilenebilir enerjileri' destekleme konusunda başarısız olduğunu vurgulamıştı. Ancak yasa yine de bu yaklaşımlardan uzak ve belirtilen maddelere itirazlara karşın hükümetçe kabul edildi.


Çevre suçu ve cezaların tekrar ertelenmesini isteyen iş dünyası ve endüstri - güdümlü STK'ların atık yakma gibi kirletici uygulamaların neden teşvik edildiğini anlamak zor olmuyor. Yeni yasa, atık üretenlerin, atıklarını kaynağında önlemeleri ve en aza indirebilmeleri için, temiz üretim yöntemlerini benimsemelerine yardımcı olacak yaptırım ve teşvikleri içermek zorundadır.


Greenpeace, dünyanın odaklandığı Tedbirli Yaklaşım İlkesi, Temiz Üretim, Çevresel (Toplumsal) Maliyet gibi kavramlar, çevre yasasında yer almadığı sürece, Türkiye'nin insanlarını ve çevresini, yaklaşan ekolojik felaketlerden koruma yolunda büyük bir fırsat kaçıracağına inanıyor.

HAREKETE GEÇIN!

Başka çevre ve insanlık suçları işlenmesini önlemek için Sayın Cumhurbaşkanı'ndan destek isteyin.

Other contacts:

Yeşim Aslan
Greenpeace Akdeniz, Basın ve İletişim Sorumlusu
(212) 248 0331 / (532) 324 3204

Notes:

1. “Çevre Yasasında Değişikliğe Dair Yasa Tasarısı” ilk olarak, 1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Yasası'nı iyileştirmek amacıyla, 1995 yılında hazırlandı. Farklı girişimlere karşın 10 yıldır bir türlü tartışılmak üzere Genel Kurul'a getirilememişti. Çevre kanununda değişiklik yapılmasına dair kanun (Kanun no 5491), 26.04.2006 tarihinde TBMM'de kabul edilmiştir.

2.Mektuba ulaşmak için: http://www.greenpeace.org/turkey/campaigns/toksik-maddeler/stop-this-law

3.Bu belgeye http://www.greenpeace.org/turkey/press/reports/greenpeace-akdeniz-in-evre-ka adresinden ulaşabilirsiniz.

Kategoriler