Greenpeace, 'Utanç Feneri'nde eylem yaptı

Eylemciler, M/V Ulla'nın atığının üzerine dikilen fenere Çevre Bakanı'nı göreve çağıran bir pankart astı.

Basın bülteni - 9 Ekim, 2004
Greenpeace, bugün M/V Ulla'nın battığı yerde yaptığı eylemle, uluslararası toksik atık ticaretine bir kez daha dikkat çekti. Eylemciler, geminin batığının bulunduğu yere konulan fenere "M/V Ulla burada, Bakan nerede?", fenerin şamandırasına ise "Stop Waste Trade / Atık Ticaretini Durdurun" yazan birer pankart astı.

Greenpeace eylemcileri, M/V Ulla'nın batığının olduğu yere dikilen fenere, Bakan'ı eyleme çağıran bir pankart astılar.

Sözkonusu fener, yaklaşık bir hafta önce geminin battığı yerin işaretlenmesi amacıyla konmuştu. Greenpeace ve İskenderun Çevre Koruma Derneği, yaptıkları basın açıklamasında bu fenerin bir sorumsuzluk ve utanç anıtı olduğunu belirtmişlerdi.

35 yaşındaki M/V Ulla, ambarındaki İspanya'daki üç termik santralden toplanmış 2200 ton uçucu kül ile birlikte Türkiye sularına 2000 yılının Şubat'ında girmişti. Külden alınan numunelerde eşik değerin üzerinde Krom 6'ya rastlanmıştı*. Gemi, bunun ardından taşıdığı yükün toksik ve yasadışı niteliği nedeniyle Çevre Bakanlığı tarafından mühürlenmişti.

Greenpeace'in atıkların İspanya'ya geri gönderilmesi amacıyla yaptığı birçok eyleme, ve İspanya'nın 2002 yılında sorumluluğunu kabul etmesine rağmen, gemi dört yıldan uzun bir süre İskenderun Körfezi'nde bekletildi. Üstelik, geminin her an batabileceğine dair uzman uyarıları yetkililer tarafından sürekli gözardı edildi.

Greenpeace, 14 Eylül'de batığa dalıp deniz altındaki durumu inceledi. Uluslararası çevre örgütü, bunun ardından Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı'na birer mektup göndererek Çevre ve Orman Bakanlığı'nın süregiden atıllığına karşın duruma müdahale edilmesini talep etti. 20 Eylül'de, Greenpeace eylemcileri, Bakanlık'ın önünde bir eylem gerçekleştirdi, bunun üzerine Bakanlık yetkilileri, basına açık bir toplantı düzenlemek durumunda kaldı. Ancak kamuoyu, yetkililerin eylem planları hakkında bu toplantı dışında hiçbir biçimde bilgilendirilmedi.

Greenpeace Akdeniz Toksik Maddeler Kampanyası Sorumlusu Banu Dökmecibaşı "M/V Ulla'daki atığın bir aydan fazla bir süredir deniz dibinde bulunması, bu süreçte hükümetin olayın aciliyetine uygun bir tutum sergileyememesi kabul edilebilir değildir. Bunun da ötesinde, yetkililerin konu hakkındaki şeffaflıktan uzak tutumları düşündürücüdür. Kamuoyu, hükümetin atığı çıkarma hususunda bir planı olup olmadığını henüz bilmiyor, ve yetkililer katındaki sorumsuzluk devam ediyor." dedi.

Dökmecibaşı, 24-29 Ekim tarihleri arasında İsviçre'de toplanacak olan Basel Anlaşması toplantısına dikkat çekti: "Türkiye burada AB üyesi ülkelerden Türkiye'ye toksik atık ticareti tehdidini gündeme getirme olanağına sahip. M/V Ulla, önemli bir örnek. Eğer Türkiye bu toplantıda daha etkin ve kararlı bir tutum sergilemezse, gelecek yıllarda daha kötü olaylarla karşılaşacağımızı söylemek ne yazık ki kehanet olmayacak."

Eylem başladıktan bir süre sonra olay yerine gelen Sahil Güvenlik teknesi eylemcileri gözaltına aldı; ayrıca basın mensuplarını da çekim yapmamaları konusunda uyardı! Çevre ve Orman Bakanlığı'ndan herhangi bir açıklama, alışılageldiği üzere, gelmedi.

Eylem sonunda Ziya Çobanoğlu, Serkan Dadak ve Melis Yarman adlı üç Greenpeace eylemcisi, Sahil Güvenlik tarafından gözaltına alındıktan bir süre sonra serbest bırakıldı.

VVPR info:

M/V Ulla'nın batışının görüntüleri:
http://www.greenpeace.org/multimedia/download/1/586063/2/MV_Ulla_Sink_01.mpg

Greenpeace ekibi, M/V Ulla'nın batığından numune alıyor:
http://www.greenpeace.org/multimedia/download/1/590000/2/14_Sep_04_MV_Ulla_Dive_01.mpg

Notes:

* Basel Anlaşması, OECD üyesi ülkelerden OECD üyesi olmayan ülkelere toksik madde ihracını yasaklayan/kısıtlayan bir uluslararası anlaşma. Anlaşma'nın 10/1 maddesi, "Taraflar, tehlikeli ve diğer atıkların yönetiminin geliştirilmesi ve başarılması için işbirliğinde bulunacaktır." diyor.

Kategoriler