Marakeş Notları

Yorum ekle
Haber - 7 Kasım, 2016
Ağustos ayında Rainbow Warrior’la başladığımız Akdeniz turumuzun son durağında Fas’tayız. Marakeş'teki Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği, İklim Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) 22. Taraflar Toplantısı'nda gelişmeleri izliyor, ülkelere başka bir dünyanın mümkün olduğunu anlatıyoruz.

Önemli eşiklerin atlandığı, büyük kararların verildiği 'Taraflar Toplantıları'nı takip eden toplantılarda beklenti çok yüksek olmaz. Geçtiğimiz yıl düzenlenen 21. Taraflar Toplantısı'nda Paris Anlaşması'nın imzalanması sonrasında da beklenti aynıydı. Marakeş'teki toplantının teknik detaylarla dolu, sönük bir toplantı olması bekleniyordu.

Ancak Marekeş öncesi yaşanan güzel gelişmeler, beklentileri tersine çevirdi. Paris'te, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu, 192 ülke tarafından imzalanan Paris Anlaşması'nın yürürlüğe girmesi için küresel sera gazı salımlarının toplamda en az yüzde 55'inden sorumlu 55 ülkenin anlaşmayı onaylaması gerekiyordu. Bir yıldan kısa bir sürede küresel sera gazı salımlarının yüzde 66'sından sorumlu 94 ülke anlaşmayı onayladı. Ve anlaşma beklenenden çok daha kısa bir süre içinde, geçtiğimiz Cuma günü yürürlüğe girdi. (Anlaşmayı şuan, aralarında Çin, ABD, Avrupa Birliği, ve hatta Suudi Arabistan'ın da olduğu yüzden fazla ülke onaylamış durumda)

Marakeş'teki Taraflar Toplantısı da bir anda Paris Anlaşması'na taraf ülkelerin ilk toplantısı (CMA1) haline geldi. Greenpeace olarak Paris Anlaşması'nın yürürlüğe girmesindeki bu rekor hızın, verilen iklim mücadelesinde de aynı ivediliği beraberinde getirmesini umuyoruz. Yenilenebilir enerjide daha iddialı hedeflerin her yıl yeni rekorlar kırılarak tutturulmasının bir hayal olmadığını, bilimsel veriler ışığında gerçekleşmelerinin mümkün olduğunu biliyoruz.

Türkiye ise maalesef henüz iklim değişikliği ile mücadeledeki küresel hızı yakalayamadı. Paris Anlaşmasını imzalamasına rağmen onaylama için henüz herhangi bir irade veya girişim ortaya koymadı. Greenpeace Akdeniz ve parçası olduğumuz İklim Ağı olarak geçtiğimiz hafta belirttiğimiz gibi Türkiye'nin Paris Anlaşması'nı biran önce onaylaması ve böylelikle anlaşmanın uygulama döneminin yapısının belirleneceği süreçte söz sahibi olması gerekiyor. Aynı zamanda, yenilenebilir enerjide daha iddialı hedeflerle, küresel hızı yakalaması ve bölgede güçlü bağımsız ve doğa dostu gelişimin lideri olma şansını kaçırmaması gerekiyor.

Yazının başında da söylediğimiz gibi, Marakeş'teki toplantı beklenenden çok daha hareketli geçecek gibi görünüyor. Sivil toplum olarak, verilen sözlerin tutulabilmesi ve daha hızlı yol alınabilmesi için Marakeş'te hükümetlerin iki yıllık iş planını geliştirmesi ile emisyon salımlarında daha hızlı azaltım hedefleri için takipte olacağız. En son haberler için bloğumuzu ve www.iklimpostasi.org adresini takip edebilirsiniz.

Duygu Kutluay
İklim ve Enerji Kampanyası Sorumlusu

Kategoriler