Cenevre’de yaptığımız araştırmada, havada mikroplastikler tespit ettik.
Greenpeace International’ın açık havada ve kafeler, toplu taşıma araçları ile mağazalar gibi kapalı alanlarda yapılan örneklemeleri içeren araştırması, Cenevre’nin havasında mikroplastiklerin bulunduğunu gösterdi. Hükümet temsilcileri tarafından sürdürülen Küresel Plastik Anlaşması müzakereleri ikinci haftasına girerken, bu araştırma plastik kirliliği krizinin görünmez ancak yaygın bir yönünü ortaya koyuyor.
Cenevre’deki mikroplastik kirliliğinin havaya etkisini araştırmak için, bir Greenpeace araştırmacısı, 17 Temmuz 2025 tarihinde 8 saat boyunca, hava kaynaklı mikroplastikleri toplamak için modifiye edilmiş bir PDR-1500 kişisel hava kalitesi monitörü taktı. Çalışma, herhangi bir noktadaki hava kalitesini değerlendirmek yerine havadaki mikroplastiklerin genel varlığını gösterdi.
Araştırmada elde edilen önemli bulgular şunlar:
- Yüksek büyütme ve kızılötesi spektroskopi ile analiz edilen toplam 165 parçacık bulundu. Bunlar içerisinde;
- 94 parçacık, (çoğu 20 mikrondan küçük — çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük)
- 71 lif, (uzunluk ve çapları değişken, çoğu selüloz veya modifiye edilmiş doğal malzemelerden yapılmış)
- 12 adet doğrulanmış mikroplastik parçacık (6 lif, 6 parça) ve 3 adet daha sentetik polimer olarak geçici olarak tanımlanmış parçacık.
- Doğrulanmış mikroplastikler arasında polyester, naylon, polietilen, vinil kopolimerler ve selüloz asetat yer aldı. Bunlar giyim, ambalaj ve mobilya ürünlerinde yaygın olarak kullanılan malzemeler.
Bu parçacıklar, 1,7 m³ örnek hacmiyle 8 saat boyunca toplandı; bir kişi aynı sürede genellikle çok daha fazla hava solur. Araştırmada yalnızca 10 mikrondan büyük parçacıklar analiz edildi; son araştırmalar, çok daha küçük mikroplastiklerin (1–10 µm) daha da büyük miktarlarda mevcut olabileceğini ve bunların akciğerlerin derinliklerine nüfuz edecek kadar küçük olduğunu, bu durumun da ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini ortaya koyuyor.
İsviçre, atık yönetiminde dünya çapında 8. sırada yer alıyor, buna rağmen Cenevre’nin havasında mikroplastik kirliliği bulunuyor. Bu durum, çevreye salındığında plastiğin ne kadar yaygın ve kontrol edilemez hale geldiğini ortaya koyuyor. Plastik üretimi artmaya devam ettikçe, bu kirliliğin boyutu ve ciddiyeti de artacaktır.
Greenpeace ABD Küresel Plastik Kampanyası Lideri ve Küresel Plastik Anlaşması müzakereleri Greenpeace Delegasyon Başkanı Graham Forbes şunları söyledi:
“Bu tür araştırmalar, plastik üretimini kaynağında azaltmamız gerektiğini gösteriyor. Ancak petrokimya endüstrisi, 2060 yılına kadar üç katına çıkabilecek plastik üretiminde büyük bir genişleme için baskı yapmaya devam ediyor. Fosil yakıt ve petrokimya lobicileri, şehirlerinde dolaşırken ürettikleri plastikleri soluyorlar ve kendilerine potansiyel sağlık sorunları yaratıyorlar – bu, anlaşmayı müzakere ettikleri Cenevre’de de geçerli.”
Konferansı Cenevre’de takip eden Greenpeace Türkiye’den Gülşah Gözek ise şöyle konuştu: “Araştırma verileri mikroplastiklerin hayatımıza nasıl nüfus ettiğini bir kez daha gösterdi. Plastik üretimini sürdürdüğümüz her an daha fazla plastiğe maruz kalıyoruz. Plastik kirliliğini önlemenin tek yolu plastik üretiminin azaltılması. Bunun için güçlü bir Plastik Anlaşması’na ihtiyacımız var.”
Greenpeace, 2040 yılına kadar plastik üretimini en az %75 oranında azaltacak yasal olarak bağlayıcı bir anlaşma çağrısında bulunuyor. Şu anda petrokimya endüstrisi, 2060 yılına kadar üç katına çıkabilecek plastik üretiminde büyük bir genişleme için baskı yapmaya devam ediyor. Bunun büyük bir kısmı, tek kullanımlık ambalajlar ve hızlı moda gibi kısa ömürlü ürünler için. Bu da nasıl yönetilir veya geri dönüştürülürse dönüştürülsün plastik atıkların ve mikroplastik maruziyetinin artacağı bir geleceğe yol açacak.
Destek ver
Kampanyaları yürütürken bağımsızlık ilkemiz ışığında hiçbir şirket veya hükümetten destek kabul etmiyor, senin gibi bireylerin destekleriyle çalışıyoruz. Sen de arkamızdaki güç olmak istersen tıkla.