Nefes alacak gün kalmadı, durum çok acil

2022’nin ilk çeyreğinde Türkiye’nin çok sayıda şehirlerinde partikül maddeden kaynaklanan hava kirliliği 35 günü aştı ve insan sağlığını tehdit etmeye başladı. Bu bölgeler acilen koruma bölgesi ilan edilmeli ve alarm durumuna geçilmeli.

Hava kirliliği sağlığımız için en büyük tehdit. Tüm dünyada her yıl 1.4 milyon kalp krizi, 2.4 milyon kalp hastalığı ve 1.8 milyon solunum hastalığı ve akciğer kanserine sebep olan hava kirliliği konusunda Türkiye’de durum çok acil boyutlara ulaştı. Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği’ne göre bir bölgede bir yıl içerisinde yapılan hava kalitesi ölçümlerinde temel kirletici olan PM10 limitlerinin 35 günü aşmaması gerekiyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2021 yılında güncellediği hava kalitesi kılavuzunda ise kirli gün sayısı partikül madde 10 için 3-4 gün ile sınırlı olmalı. Greenpeace Türkiye’nin yaptığı araştırma 2022’nin henüz ilk çeyreğinde Türkiye’de çok sayıda şehirde PM10 limit aşımının 35 günü geçtiğini gösteriyor.

PM 10 Dağılımı

Greenpeace, 2021’de Türkiye’de PM10 kirliliğinin en yoğun olduğu ilk 10 bölgeyi ulusal hava kalitesi izleme ağı verilerinden derleyerek yayınlamıştı. Listede yer alan şehirlerde 2022 yılında hava kirliliğinde tehlikeli eşik, gün sayısı bakımından  şimdiden aşıldı. Ölçümlere göre, Ağrı Doğubayazıt 9 Şubat’ta, Edirne 10 Şubat’ta, Denizli ve Batman 13 Şubat’ta, Iğdır merkez 14 Şubat’ta, Kahramanmaraş-Elbistan’da 6 Mart, İstanbul Sultangazi 17 Mart’ta,  PM10 limit aşımında 35 günü aştı bile. Türkiye’nin hava kirliliğinin en yoğun yaşandığı Iğdır ilindeki Aralık ilçesi bu limite 5 Şubat’ta ulaştı. Bu da Aralık ilçesinde her gün PM10 limitlerinin aşıldığını gösteriyor.

Büyük şehirlerden Ankara Altındağ 14 Şubat’ta, İzmir Alsancak 18 Şubat’ta, İstanbul Mecidiyeköy 27 Şubat’ta hava kirliliğinde 35 gün limitini aştı.

Bu sene daha şimdiden temiz hava süresinin sonuna gelen Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde hava kirliliğini önleyici değil tam tersine yükseltecek projeler yapılmaya devam ediliyor. Afşin-Elbistan Termik Santrali’ne yapılması planlanan iki ek ünite ile hali hazırda Türkiye’nin en kirli havasını soluyan Elbistan’daki hava kirliliği artık insan sağlığı ve çevre etkileri açısından tolere edilemeyecek noktalara ulaşacak.

Dünya Sağlık Örgütü’nün hazırladığı yayınlar, partikül maddelerin boyutlarına göre günlerce havada asılı kalabileceğini ve hava koşullarına bağlı olarak binlerce kilometre mesafe kat edebileceğini gösteriyor. Greenpeace tarafından hazırlanan hava kirliliği modellemesi, santralde planlanan iki yeni ünitenin neden olacağı ek kirlilik yükünün diğer şehirleri de etkileyeceğini gösteriyor.  [1]

Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Gökhan Ersoy, yetkilileri acilen hava kirliliğinin olduğu bölgeleri koruma bölgesi ilan etmeye, acil eylem planı hazırlamaya ve hava kirliliğinin insan sağlığı için olması gereken limit değerlere düşürülmesi için harekete geçmeye çağırıyor ve “Havanı Koru” diyor.

Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Gökhan Ersoy hava kalitesi verileriyle ilgili, “Yaz aylarına girerken parlayan güneşin pozitif enerjisi bizi aldatmasın çünkü bundan sonra alacağımız her nefes sağlığımız için büyük tehdit oluşturacak. Geçen yıl ülkenin en kirli 10 bölgesine ev sahipliği yapan şehirlerin yanı sıra İzmir, Zonguldak, Düzce, Karabük ve Çanakkale gibi farklı şehirlerde de bu yıl temiz hava için ayrılan sürenin sonuna geldik. DSÖ kılavuzları ve yönetmeliğimize göre belirlenen kirli gün sayısı yılın ilk çeyreğinde aşıldı. Halk sağlığını korumak adına bu bölgelerde hızlı bir şekilde kirliliğe neden faaliyetleri askıya almalıyız. Hava kirliliğinin kronikleştiği bölgelerden birisi olan Elbistan’da ise kirlilik verilerini görmezden gelen bir tutum ile karşı karşıyayız. İlçeye ek  kirlilik yükü getirecek iki yeni ünite planı ile termik santral projesini genişletmek isteyen bir yaklaşım kabul edilemez. Elbistan koruma bölgesi ilan edilmeli ve partikül madde kirliliğine neden olan faaliyetler limitler sağlanana kadar askıya alınmalı ” diye konuştu.

Partikül madde kirleticisi PM10 nedir?

Çapı 10 mikrometreden daha küçük olan toz zerreciklerini ifade etmek için kullanılan PM 10 tüm kirleticiler arasında en zararlı ve tehlikeli olanı. Solunum yolu ile vücudumuza giren PM10 akciğerlerin derinliklerine kadar nüfus ediyor. Kalp ve akciğer hastalıkları ve kanser hastalıklarına yakalanma oranlarını ciddi oranda artırıyor.

[1] Afşin-Elbistan Kömürlü Termik Santrali’nde Planlanan İki Ünitenin PM 10 Kirlilik Dağılım Modellemesi

Afşin-Elbistan Kömürlü Termik Santrali’nde Planlanan İki Ünitenin PM 2.5 Kirlilik Dağılım Modellemesi


DETAYLI BİLGİ İÇİN;

Gökhan Ersoy, Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu, [email protected]